Digicom Grup sahibi Sabri Yiğit, farklı sektörlerdeki faliyetlerini, memleketi Kars’ı ve bir dönem başkanlığını yaptığı KAI Vakfı hakkında Serhat Yaşam Dergisi sahibi Erkan Sarıkaya açıklamalarda bulundu.
Sabri Yiğit ”Ben herkese diyorum gidin Kars’ta, Ardahan’da evlerinize, tarlanıza sahip çıkın. İstanbul kadar kıymetli olacak” dedi.
Serhat Yaşam: Sabri Yiğit kimdir? Kendinizi kısaca bize bahsedermsiniz.
Sabri Yiğit: 1960 Kars Selim Koşapınar Köyü doğumluyum. İlkokul, Ortaokulu Kars’ta okudum. Liseyi ise Fen Lisesini kazandım orada okudum. 1977-78 döneminde ODTÜ’ye rekor puanla girdim. Ekonomi Bölümü mezunuyum. Ailem 3-5 kuşak geleneksel ticari geçmişi olan bir Ailedir. 1980 ODTÜ o sıkıntılı döneminde Kars Selim’deki Ailem mecburen Ankara’ya geldi. Bu şekilde Ankara’ya yerleşmiş olduk. Ankaradaki ticari faliyetler devam ederken 1994 yılında İstanbul’a taşındık. İstanbul’da Pioneer distribütörlüğünü alarak beyaz eşya sektörüne girmiş olduk. Ticari faliyetimiz o günden itibaren artı, farklı sektörlerde yaklaşık 1200 kişilik çalışanımız var. Çalışanların yaklaşık 400’ü Karslı hemşehrimizi gururla istihdam ediyoruz.
Serhat Yaşam: Sahibi olduğunuz Digicom grup ve diğer faliyet alanlarınızı anlatabilirmisiniz?
Sabri Yiğit: Digicom aslında Digital ve Communication kelimelerinin birleşmesinden oluştu. 1994 yılında Digicom kurarken dijital yoktu analog vardı. Ben dijitalden bahsederken eşim bile bana inanmıyordu. 1978 kuşağı olarak kendimizi adlandırırız. Hem şanslı bir kuşak hemde talihsiz. Neden talihsiz çok sıkıntılı bir dönemin öğrencileriyiz biz. Digicom asıl kurulma amacı, Global markaların Türkiye’ye dağıtmak için kuruldu. Pioneer yaklaşık 30 yıldır Türkiyede dağıtımını yapıyoruz. 1998 yılında Hitachi markasının Türkiye Distribütörlüğünü aldık. Uzun yıllar LG Türkiye dağıtımı yaptık. İtalyan Conti distribütörlüğünü yapıyoruz. Gurup içinde Çerkezköy’de üretim yeri olan Parex temizlik ürünleri şu anda Türkiye’de açık pazar lideri olan ve 36 ülkede pazar lideriyiz. Gayrimenkul firmamız SAY Yapı İnşaat ile Ortaköy’de üst sekmende lüks garimenkul projesi hayata geçirdik.
Serhat Yaşam: Sizi ulusal medyada Golf sporu ile turnuva ve ödül törenlerinde görüyoruz. Golf tutkunuzu bize anlatabilirmisiniz?
Sabri Yiğit: İyi bir Golfçüyüm. 1999 yılında Japonlar ile iş yapmaya başladıktan sonra onlarla zaman geçirmeye başladığımda Golfün ne olduğunu anlamaya başladım. Golf bir insanın kendine yapacağı en büyük iyiliktir. Aynı zamanda Karslıyım ve iyi bir kayakçıyım. Kayak yerine neden Golfe zaman ayırıyorum bazen kendimi sorguluyorum. İş hayatımızda sınırlı zamanımız var. Golf hem içerde hemde dışarda iyi bir sosyal çevre var. Bir Golf oyunu 5-6 saat zaman tutuyor. İş dünyası ile karşılıklı fikir alış verişinde bulunabiliyorsunuz. İyiki Gol oynuyorum, Haftaya yine Antalya’ya Golf oynamaya gideceğim. Kars’ta ve Ardahan’da en azından çocuklar için yaz aylarında Golf’un temel kuralarını öğrenmeleri için bir Gol sahası projemiz var.
Serhat Yaşam: Doğu Ekspresi son durağı Ardahan olsun diye bir kampanya başlatıldı. Bu konuda ne söylemek istersiniz?
Sabri Yiğit: Doğu Ekspresi popüler yapan o gizli kahraman FOX TV Haber genel yayın yönetmeni Doğan Şentürk’tür. Doğan Şentürk Doğu Ekspresi o kadar güzel işlediki 5 yıl çok ustaca, çok profesyonelce haberler yaptı. Kars hak etiği noktada değil. Bu saaten sonra Kars’ın önüne Çin duvarı yapsanız yine durduramazsınız. Ben herkese diyorum gidin Kars’ta, Ardahan’da evlerinize, tarlanıza sahip çıkın. İstanbul kadar kıymetli olacak. Oralar çok kıymetli olacak. Bu gün İtalya Roma’da 1 tane Kolezyum var, bir Dünya oraya gidiyor. Kars Ani harebelerinde 500 Kolezyum var, haberi yok kimsenin, Dünyanın haberi yok. Doğu Ekspresinin Ardahan’a gitmesi çok basit bir konudur, zor bir konu değil. İnşallah aklıselim bir yaklaşımla kesinlikle olması gereken bir konudur. Ben olacağına inanıyorum. Bunuda sosyal medya sayfamdan paylaştım.
Serhat Yaşam: Bir dönem Kars Ardahan Iğdır (KAI) Vakfı Başkanlığı yaptınız. KAI Vakfı çalışmalarını nasıl buluyorsunuz?
Sabri Yiğit: 1994 yılında Ankara’dan İstanbul’a taşındığımdan iki yıl sonra KAI Vakfına gitim. O dönem Celal Aras ile gitik. Rahmetli Celal Aras benim çocukluk arkadaşımdı, iyi bir Kaslı’ydı. Esfender Korkmaz hocaya teşekkür ediyorum. Bu güne kadar 20 bin öğrenciye burs verip okutuk. Bildiğim kadarıyla bu güne kadar burs verip okutuğumuz 40 civarında Tıp Fakültesi mezunu kız öğrencimiz var. Benim en güzel zaman geçirdiğm yer KAI Vakfıdır. KAI Vakfına yaptığım bağışlar bügüne kadar beni en mutlu eden faliyettir. Maddi değeri olan bir binamız var. İsmail Aytemiz, Yıldız Laçiner, İskender Bozdemir, Turan Çelik ve Zeki Yılmaz’a teşekkür ediyorum. Her mevcut yönetim bir önceki yönetimden daha iyi olmak zorunda.
Serhat Yaşam: İstanbul’da Bölgemiz STK’ların çalışmalarını nasıl buluyorsunuz?
Sabri Yiğit: Bu iş gönül işi. Bir şeyler yapmak isteyen gelsin yönetime girsin. Bakın en az 15-20 Kaz yemeği gecesi davetiyesi göndermişler. Özelikle Köy Dernekleri davetiye bırakıyorlar hafta içide parasını istiyorlar, yordular artık hemşehrilerini ve bizleride, suistimal iyi bişey değildir. Bir çok hemşehrimizi bu etkisiz Derneklerin faliyetleri yordu.
Serhat Yaşam: Ülkemizde sizce bir KAI lobisi oluştumu?
Sabri Yiğit: Çok daha etkili olabiliriz. Bir Karedeniz lobisi kadar etkili değiliz. Hemşehrimiz Ahmet Arslan’ın bir dönem Bakan olması bizleri sevindirmiştir, göğsümüzü kabartmıştır. Biz KAI Vakfı olarak parti gözetmeksizin siyasete hemşehrilerimizin arkasında olduk.
Serhat Yaşam: Sizin Kars, Ardahan ve Iğdır işadamları Derneğine bir eleştiriniz olmuştu. Bu konuyu bize açarmısınız?
Sabri Yiğit: Ben KAI Vakfı yönetim kurulundaydım. KAISİAD Başkanı Orhan Gökçe’yi ofisime çağırdım konuştum. Kendisine dedim böyle şeylere gerek yok eğer bir şeyler yapmak istiyorsan gel burada yap. Çift başlı, üç başlı, beş başlı olmanın faydası yok, birlikten güç doğar. Burada 1000 öğrenciye burs veriyoruz. Nasıl veriliyor bu paralar? Elinizin cebinize gitmesi lazım. Lafla olmaz. 5 Lira bile bir öğrenciye burs veren başım üstünde yeri vardır. KAI Vakfının en büyük özeliği budur.Eli cebine gidebiliyor, bu çok önemli bir özveridir.
Serhat Yaşam: Sabri Yiğit isminin hemşehrilerimiz arasında bu kadar tanınması ve bilinmesi için ne yaptınız?
Sabri Yiğit: Yoğun bir insanım. Cep telefonum her zaman açıktır. Her hangi bir hemşehrimizin her hangi bir sorunu olduğu zaman ama küçük ama büyük her koşulda yardımcı olurum. Rahmetli babam bize ”Her şeyimizi Kars’a borçluyuz. Orada kazandığımız para bereketlidir. Sakın unutmayın. Bir baba olarak eğer sizden razı olmamı istiyorsanız. Her anınızda elinizden geleni yapın” dedi. Olabildiğimce hemşehrilerime yardımcı olmak, birde Türkiye’de iş Dünyası ile iyi ilişkilerim var. Bankacılıkta onlara referans olmak bazen onların önünü çok açıyor. Sağolsunlar bugüne kadarda bir problem yaşamadım. Hemşehrilerime ticarete şahitlik ve kafaletlik yapmak buda mutlu olduğum bir konudur. Bizler gurbet çocuğuyuz.
Serhat Yaşam: Ülkemizin ekonomik durumu için bişey söylemek istermisiniz?
Sabri Yiğit: Ülkemiz çok sıkıntılı ve zor bir süreçten geçiyor. Siyasi ve ideolojik olarak eleştirmenin zamanı değil. Ben böyle düşünüyorum. Kısa süre içinde Dünya bu sıkıntıyı atlatamaz. Bizim en büyük gelirimiz Turizm geliri, malesef 2021’de sıkıntılı gözüküyor. Yani bu süreci kimse kolay atlatamıyacak. Bu dönem siyasi ayrışmayı bir kenara bırakıp, tek yumruk kenetlenme dönemidir.
