Türk Halk Müziği Sanatçısı Gülhan Yıldız, Pandemi sürecinde Sanatçıların yaşadığı sıkıntılar ve gelecek dönemde Müzik sektöründe neler yaşanacağını Serhat Yaşam Dergisi sahibi Erkan Sarıkaya’ya açıkladı.
Serhat Yaşam: Gülhan Yıldız Kimdir? Kendinizden bize Bahseder misiniz?
Gülhan Yıldız: Ardahan merkez Hoçvan doğumluyum. İlk, Orta, Lise ve Üniversite öğrenimi İstanbul’da tamamladım.
Serhat Yaşam: Müziğe olan tutkunuz nasıl başladı?
Gülhan Yıldız: Müziğe olan tutkum daha İlkokula giderken Türk Halk Müziği Sanatçılarını severek dinlememle başladı. Sabahat Akkiraz, Belkıs Akkale, Abdullah Papur gibi büyük sanatçıları onların okuduğu Türküleri severek dinleyip okumakla başladım.
Serhat Yaşam: Müzik faaliyetlerinizden bize bahseder misiniz? Neler yapıyorsunuz?
Gülhan Yıldız: Ardahan Belediye Başkanımız sayın Faruk Demir’in daveti ile Ardahan 1. Bal Festivalinde THM sanatçısı olarak katılmış olmam bana gurur verdi. Bölgemin insanlarıyla bereber türküler söylemekten büyük keyif aldımProfesyonel olarak Müziğe ”Geldi geçti” Albümü ile başladım. Bu Albümden aldığım dinleyici enerjisi beni yeni bir klip yapmaya yönlendirdi. ”Çözemedim yar seni” adlı klibimi yaptım. Bununla beraber Televizyon kanallarına THM Sanatçı olarak sıkça katıldım. İzleyici ve dinleyici kitlemin çoğalmasıyla bana bu yolda yeni eserler yapmam gerektiğini gösterdi. ”Dar eyledi bana Urfayı” adlı Single’mi çıkardım. Bu süreç içerisinde birçok il ve ilçe Derneklerinde etkinliklerinde yer aldım. Ayrıca birçok Sendika etkinliğinde sahne aldım. Daha sonra ”Dero can” adlı tek eserimi çıkarttım. Müzik çalışmalarıma şimdi üzerinde çalıştığım 3. Albümümle devam ediyorum.
Serhat Yaşam: Müzik ve Sanat dünyasında hedefleriniz nelerdir?
Gülhan Yıldız: Birinci hedefim sevdiğim sanatçıların eserlerini genç kuşaklara doğru bir şekilde aktarıp, bu eserlerin genç kuşaklar tarafından sevilmesini ve dinlenmesini sağlamak Türk Halk Müziğinde, etnik Müzikleri de okuyup bu eserleri geniş kitlelere sevdirmek. Müziğin Dünyada insanların birbirini anladığı tek evrensel dil olgusu gerçeğiyle duygusunu ve orjinaliğini bozmadan geniş kitlelere ulaşmak istiyorum.
Serhat Yaşam: Pandemi sürecinde müzik sektörü nasıl etkilendi?
Gülhan Yıldız: Bütün Dünyayı kasıp kavuran Pandemi süreci insanları hem Ekonomik, hem sağlık hem Psikolojik olarak ciddi şekilde olumsuz yönde etkiledi. Ülkemizde Müzik sektörü bu süreçte ciddi olumsuzluklar yaşadı. Pandemi en çok Müzisyen, Sanatçı ve beraberindeki çalışma arkadaşlarını olumsuz etkiledi. Sanatçılar Ekonomik ve Psikolojik olmak üzere ciddi sorunlar yaşadı. Müzik sektörü önemli bir süreçten geçiyor.
Serhat Yaşam: Ülkemizde Devletin Sanata ve Sanatçıya verdiği desteği yeterli buluyor musunuz?
Gülhan Yıldız: Pandemi sürecinde Devletin Sanat ve Müzik camiasına desteğini yeterli bulmuyorum. Kısmı ve cuzzi desteği Müzisyen ve Sanatçıların hayati ihtiyaçlarını karşılamaya dahi yetmeyecek kadar azdı. Kaldı ki birçok Sanatçı ve Müzisyen bu desteği alamadı. Maalesef üzüntü verici hadiseler, dramlar yaşandı. Can kayıpları oldu. Müzisyenler Enstrümanlarını satmak zorunda kaldı. Bu anlamda yeterli desteği görmedi. Müzik camiasına bakış açısı, Müziğin, Sanatın keyfi bir iş alanı gibi görünmesi, bu alana ayrılan kaynağın olmaması ya da çok az olmasını getirdi. Oysa Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün deyimiyle ”Sanatsız kalan bir Milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir”
Serhat Yaşam: Yeni nesil Müzik kültürü, Anadolu müzik kültürüne olan etkisi artı mı?
Gülhan Yıldız: Anadolu Müziği de kaçınılmaz olarak yeni nesil Müzikte etkilendi. Klasik ve Otantik Anadolu Müziği Batı sözleri ile çok sesli icralarla zaman zaman uluslararası alanlarda seyirci ve izleyici ile buluştu. Dijital alandaki hızlı gelişmeler Anadolu Müziğinde uluslararası alanlara taşınmasında kolaylık sağladı. Anadolu Müziği dijital Enstrümanlarla duygu kaybına yol açsa da ağırlıklı olarak olumlu yönde etkilenmiştir.
Serhat Yaşam: Önümüzdeki yıllarda müzik sektörünü neler bekliyor?
Gülhan Yıldız: Bence önümüzdeki süreçte Müzik dinleyicisi ve Müzik algısına bağlı olarak yapay zekaların insanların Müzik algısına yön vereceğini düşünüyorum. Yine Popüler diye Büyük Medya şirketlerinin algısı ile Popüler olmayan Müzikler çeşitli algılarla yönetilecektir. Dinleyici bu süreçte belki sevdiği değil dayatılan müziği dinlemek zorunda kalabilir.