DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Büyük Bir Farkla Kazanan İmamoğlu

Yayınlanma Tarihi : Google News
Büyük Bir Farkla Kazanan İmamoğlu

23 Haziran’da yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini Millet itifakı adayı Ekrem İmamoğlu kazandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu’nun zaferiyle sonuçlanan İstanbul seçimini değerlendi.

“Türkiye demokrasiye inananlarla, bütün dünya Türkiye’yle gurur duyuyor. Sizlerle herkes gurur duyuyor. Darbeye halk son verecek demiştik. Öyle oldu. Her şey adalet yürüyüşüyle başladı. Adalet istedik, huzur istedik, hak istedik. Hak hukuk adelet dedik. Demokrasi destanı yazdık. Hep birlikte yazdık. İyi Parti’li, Saadet Partili, MHP’li, HDP’li tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum. Bu saatten sonra hiç kimse mazbatayı vermezlik edemez. Halkın iradesine darbe yapamaz.”

İstanbul’un yeni belediye başkanı CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun konuşması ise şöyle:

“Sizinle uzunca bir metin paylaşacağım. Duygularımı hem basın mensuplarına aktarırken, hem İstanbullu hemşehrilerime, Türkiye’ye ve hatta dünyaya Türkiye adına birkaç cümle etme adına kendimi sorumlu hissediyorum. Ama önce bugün on binlerce hatta yüz binlerce diye ifade edebileceğim sandık başında görev yapan bütün yol arkadaşlarıma günün kahramanlarına, sandıklarda okullarda ilçe seçim kurullarında il seçim kurullarında hizmet eden bütün arkadaşlarıma minnet duygularımı belirtmek istiyorum. Onlar bugünün demokrasi kahramanlarıydı. Yaptıkları hizmetleri her zaman güzel bir anı olarak hatırlayacaklar.

Ancak elimizdeki seçim verileri süreci netleşmeye dönük oluştursa da biliyoruz ki net sonuçlar tutanaklarla olur. Dolayısıyla sandık görevlisi arkadaşlarıma, bilişim sorumlu arkadaşlarıma, sandık kurullarına, ilçe seçim kurullarındaki arkadaşlarıma sonuç kesinleşinceye kadar görevlerinin başında kalmalarını rica ediyorum. Bu süreçler ciddi süreçlerdir ve asla sandıklarınızın, tutanaklarınızın, ilçe seçimdeki birleştirme tutanaklarının netleşmesine varıncaya kadar asla sandıkları terk etmemenizi hepinizden rica ediyorum. Dolayısıyla bu tarihi sorumluluk halen devam etmektedir.

Çok kıymetli İstanbullular, çok değerli vatandaşlarımız biz Türkiye’de demokrasi saatinin her zaman tıkır tıkır çalışmasından yana olanlarız. Maalesef demokrasinin saati 31 Mart akşamı çalışmadı. Yaşanan her şeyi tüm milletimiz biliyor. Detaylarına girecek değilim. Ama saatleri durdurarak zamanın akışını asla ve asla önleyemezsiniz. Gerçekleri de örterek asla ve asla gizleyemezsiniz. Bugün sandıklardan oy pusulalarının yanı sıra bir de hesap pusulasının çıktığını tüm vatandaşlarıma duyurmak isterim.

‘Vatandaş hesabı kesmiştir‘

Vatandaş 31 Mart’tan bugüne bu ülkeye yaşatılanların, yapılan büyük haksızlığın hesabını, o tanımladığım gibi bir avuç insana kesmiştir.

İstanbul’da bir sayfa kapandı, yeni bir sayfa açılmıştır anlamına gelmiyor. İstanbul’da israf, şatafat kibir ve ötekileştirme bitecek. Bugün 16 milyon İstanbullu demokrasiye olan inancımızı tazelemiştir. Bunu yalnız bana oy verenler değil, seçimleri büyük bir olgunlukla gerçekleştiren tüm vatandaşlarımız sağlamıştır. Halkımıza minnet duygularımı iletiyorum.

Sizler Türkiye’nin demokrasi itibarını tüm dünyanın gözleri üzerinde korudunuz. Dünya ülkelerine de işin aslını öğrettiniz. 100 yılı aşan demokrasi geleneğimize sahip çıktınız.

Tabii ki teşekkürlerim var: Başta sevgili eşime, oğullarıma, kızıma, sevgili anne ve babama, kız kardeşime ve bütün aileme. CHP ve İYİ Parti’nin genel başkanlarına. Milletvekillerimize, Anadolu’nun dört bir yanından gelip kampanyalarımıza destek olan belediye başkanlarımıza, il ve ilçe başkanlarımıza, ilçe belediye başkanlarımıza, kadın ve gençlik kollarımıza, CHP – İYİ Parti örgütlerine, sahada çalışan üyelerine özellikle sayıları 150 bini aşan demokrasi ve adalet davasına inanan yürekli İstanbul Gönüllüleri’ne. HDP seçmenlerine, MHP seçmenlerine, AK Partili seçmenlere, Saadet Partisi seçmenlerine, DSP, Demokrat Parti, BTP bütün siyasi parti seçmenlerine, aynı mahallede komşularımıza aynı zamanda; bu güzel şehirde yaşayan vatandaşlarımıza; ister Türk, ister Kürt, Rum, Musevi, Süryanilere kısacası bu ülkenin asil vatandaşlarına; en yakın yol arkadaşım olan İstanbul’un çocuklarına, gençlere, hanımefendilerimize, annelerimize, kadınlara, beyefendilerine; başarılı kampanyayı planlayan ve yöneten kampanya direktörümüze, kreatif ekiplerine, çalışma arkadaşlarına, ilk günden beri yanımda olan sevgili basın danışmanına, sosyal medya ekibimize, her zaman yanımda olan polis ve koruma arkadaşlarıma, sahada çalışan meydanlarda çadırlarda görev yapan yüzbinlerce demokrasi aşığına, partililerimize, vatandaşlarımıza, bu kampanyada bize destek olan STK’lara, Türkiye’nin dört bir yanında benimle demokrasi mücadelemize şarkı besteleyen, arayan, soran, fikir veren milyonlarca vatandaşımıza; kimisi abi diyen, kimisi evladım diyen o güzel insanlara, yurdumun güzel insanlarına ve tabi ki tüm 16 milyon İstanbulluya yürekten teşekkür ediyorum.

‘Benim için sandıktan sefer görev emri çıkmıştır‘

Seçimi bir parti, bir grup, bir kesim değil bütün Türkiye kazanmıştır. Bunu herkes belki tam olarak hissedemiyor. Ama göreceksiniz kısa sürede herkes böyle hissedecek.

Bunu başarabilmek için hiç kimseyi dışlamadan çalışacağım. Bugün benim için sandıktan sefer görev emri çıkmıştır. Bu benim hayatımdaki en değerli, en gururlu, en onurlu görevdir.

‘Önyargı dönemi artık bitmiştir‘

Bu seçim yani oluşturduğumuz İstanbul İttifakı, Türkiye için var olan pek çok ön yargıyı da yok etmiştir. Çünkü biz hayat tarzı, görünüşü, konuşması, siyasi düşüncesi birbirinden çok farklı insanlar olarak sevgi ve saygı ortaklığında buluştuk. Bugünden sonra her kim giyimine bakarak, hayat tarzına bakarak bir başkası hakkında ön yargı oluşturuyorsa İstanbul İttifakı aklına gelsin. Önyargı dönemi artık bitmiştir.

Ben bu kenti tek başıma yönetecek değilim. Böyle bir deha dünyada da yok zaten. Her insanımızdan yararlanacağım. Siyasi görüşü ne olursa olsun millete hizmet aşkı olan herkes benimle çalışacaktır, çalışabilir. Parti ilçelerinden alınan referans kağıtlarıyla işe girme dönemleri bitmiştir.

‘Partiler gibi liderleri de kutsal değildir‘

Partiler kutsal yapılar değildir, tabu değildir. Dünyaya farklı bir pencereden baksa da temel amacı milletin kalkınmasıdır. Partiler bir amaç değildir. hizmette araçtır. Bunu her vatandaşımın bilmesini ve duymasını istiyorum.

Partiler gibi liderleri de kutsal değildir. Bir parti başkanı, bir belediye başkanı, bir cumhurbaşkanı fark etmez. Onları kutsallaştırmak asla doğru değildir. en büyük millettir. Çünkü egemenlik kayıtsız şartsız sadece milletindir.

Milyonlarca oy almak, iltifatlar duymak liderlerin ayaklarını yerden asla kesmemeli. Başta kendim gösterilen bu sevgi karşısında ancak boynumu bükerim. Rahmetli dedem ‘Makamın büyüdükçe boynun bükülsün’ derdi. Çok çalışacağım. Gençliğimiz var, çalışkanlığımız var. 23 Haziran seçiminde hem ittifak, hem parti adayı, hem de bağımsız aday olarak çalışan tüm rakiplerime ve demokrasiye katkıları için İstanbul’da bulunan tüm adaylara teşekkür ediyorum.

Bana aileme, partime yönelik yapılan sistematik saldırıları elbette ki unutmak istiyorum. Bu dil bitsin. Artık asıl yeni sayfayı, olması gereken ilişkileri, üslup düzeyinde yeni bir dönemi başlatmak istiyoruz. Bu tür davranışlarda bulunanların bence zaman içerisinde hak ettiği cevabı milletimizden alacağını düşünüyorum.

Erdoğan’a: Uyum içerisinde çalışmaya hazırım ve buna talibim

Özellikle devletin başı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da seslenmek istiyorum: Depreme hazırlık gibi, daha hızlı metro yapmak gibi, mülteci konuları gibi İstanbul’un acil sorunlarında merkezi ve yerel yönetimin uyumlu çalışmasını sağlamanın önemi ortadadır. Konuştuğumuz şey 16 milyon vatandaşlarımızın ihtiyacıdır. Ben seçim öncesinde vatandaşlara anlattığım yol haritasına uygun olarak sizinle uyum içerisinde çalışmaya hazırım ve buna talibim. Bunu tüm İstanbullular önünde duyuruyorum. Hiçbir siyasi mesele vatandaşımın mutluluğundan, işsizliğin önlenmesinden önemli değildir. Yasal sürecin tamamlanmasının ve mazbatamızı alıp göreve başlamamızın ardından yol haritamızı size sunmak, görüşlerimizi aktarmak aynı zamanda görüşlerinizi almak, sizi en kısa zamanda ziyaret etme talebimi buradan sizlere iletiyorum. Bu ülkenin buna ihtiyacı olduğunun da altını çiziyorum.

Engellemeyle ilgili bir takım siyasi çalışmaların yapıldığını görürsek her şeyi vatandaşımızla paylaşacağız. Türkiye Cumhuriyeti’nin her kurumu önemlidir. İBB de Türkiye’nin en büyük kurumlarından biridir. ‘Tanıdıkça beni seveceksiniz’ demiştim. 31 Mart’tan sonra da ‘Her şey çok güzel olacak’ demiştim. Göreceksiniz her şey bu güzel İstanbul’da çok güzel olacak.

‘Bu bir zafer değil, yeni bir başlangıç‘

Kıymetli hemşerilerim, değerli İstanbullular tabi ki bu güzel akşamda mutlu olacağız. Tabi ki bu güzel akşamda umutlu olacağız, sevineceğiz. Ama sevinmek bir başka kişinin kalbini kırmak manasına asla gelmez. bu bir zafer değildir, yeni bir başlangıçtır. Yarın birbirimizin yüzüne bakacağımızı ve yarından itibaren ben bir belediye başkanı olarak 16 milyon insana eşit davranacağımı söylemek istiyorum.

Beylikdüzü’ne doğru yola çıkacağım ve en uygun alanda vatandaşlarımla buluşacağım. İstanbul’a yeni bir başlangıç hayırlı ve uğurlu olsun. Herkese duyuruyorum ki sevgi ve saygıyla selamlıyorum ki her şey çok güzel olacak. Hepinize yürekten teşekkür ediyorum.”

Yıldırım, kaybettiğini kabul edip İmamoğlu’nu tebrik etti…

AKP’li Binali Yıldırım, İstanbul seçimi kaybettiğini kabul edip CHP’li rakibi Ekrem İmamoğlu’nu tebrik etti.
Yıldırım şunları söyledi:
“Bildiğiniz gibi YSK seçimlerin sonuçlarıyl ilgili yasağı kaldırmış bulunuyor. Şu an itibariyle seçimleri rakibim Ekrem İmamoğlu önde götürmektedir. Kendisini tebrik ediyorum, başarılar diliyorum.

Bu seçim kampanyası boyunca bizlerle beraber yoğun bir çalışma içerisine giren, elinden gelen tüm gayreti gösteren yakın çalışma arkadaşlarıma, teşkilat çalışlanlarımıza, ve bizi dinleyen, projelerimizi dinleyen İstanbulumuzun güzel insanlarına teşekkür ediyorum. Aynı zamanda büyük fedakarlık gösteren aileme de bu vesileyle teşekkür etmek istiyorum. Sabah oy kullanırken de söylediğim gibi seçim demek demokrasi demektir. Bu seçimler de Türkiye’de demokrasinin kusursuz işlediğini bir kez daha ortaya koymuştur. İstanbul’umuza hayırlı olsun. Sonuçlar tabii ki daha sonra kesin olarak açıklanacaktır. Ben bu sonuçların hayırlar getirmesini rabbimden niyaz ediyorum. Bundan sonra Ekrem İmamoğlu arkadaşımıza İstanbul’a güzel hizmetler yapmasını da temenni ediyorum. Yapacağı her türlü işte de kendisine yardımcı olmaya gayret edeceğiz. Bir kez daha İstanbul’un verdiği kararın gelecek beş yıl için kadınlarımız, çocuklarımız ve bütün İstanbul’da yaşayan 15 milyon için hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.”

YORUM YAP