DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Sevgin’nin Sesi: Sona Bilgin

Yayınlanma Tarihi : Google News
Sevgin’nin Sesi: Sona Bilgin

Çocuk Öykü Kitapları Yazarı Sona Bilgin, Siyasal Yaşam Gazetesi imtiyaz sahibi Erkan Sarıkaya’ya önemli açıklamalarda bulundu. Kardelenin Hayali, Çocukluğumun Çalınmış Uykuları, İçimdeki Yaramaz Çocuk  öykü kitaplarının yazarı olan Sona Bilgin’in Kitapları okullarda tavsiye kitap olarak da öneriliyor. 

Siyasal Yaşam: Sona Bilgin Kimdir?

Sona Bilgin: Serhat şehir Ardahan’da anamın beşinci kızı olarak, bostanlar sökülürken gelmişim dünyaya.Adımı amcam koymuş. Kulaklarım ninni duymamış. Türkülerle büyümüşüm. Ondandır lavanta kokularını bastırınca hüzünler, boyun büker ağlar içimdeki türküler! Ateşli hastalık geçirmişim. Zatürre denen illet baş belam olmuş. Çocuk bedenim yenilmemiş ölüme. Ablam, akşam yıkayıp sabah giydiği çiçekli entarisini başımın gözümün sadakası olarak vermiş. Ben bir yaşında iken erkek kardeşim doğmuş. Oymalı beşikte ninniler dinleyerek büyüyen kardeşimi koruyup kollamak için gönderilmişim okula. Bir kitabı iki kardeş paylaşmamıza rağmen okumayı çok sevmiş, damlalardan dalgalar oluşturmuşum çocuk dünyamda. Lise ikinci sınıfta eğitimim yarım kaldı! Umudum olan okuma hevesim, oddan gömlek oldu yapıştı yakama! Küçük sevinçlerime tutundum. Ömrümce bilginin peşinden koştum. Her zorluğa rağmen sevginin en büyük kazancımız olduğunu düşündüm. Bana tebessümü çok görenlere, kahkahalarımı paylaştım. Sinemaya gitmeyi ve yazmayı çok sevdim. Film izledikçe hayal dünyam gelişti. Yazdıkça mutlu oldum. Mutlu oldukça yazdım. İlkokul üçüncü sınıftan beri taşa yazdım. Toprağa yazdım. Yazdıkça yarım kalan hayallerimin peşinden koştum. Elli yıl sonra, hayatın attığı sillesine aldırmadım. Hayallerimi hedefe çevirmeyi başardım. Şimdi dilim sustu. Kalemim yazıyor. Yarım kalan eğitimimi tamamladım. Kendi yayın evimi kurdum. Editörün, Emek Yurdakul’un titiz çalışması sayesinde onca yazdığım öyküleri kitaplaştırma imkanı buldum. Çocukluğum çiçekli yaylalarda geçti. Çiçeklerin dilini çocuk yaşta öğrenmiş oldum. Dostlarım bana ‘ Ardahan’ın Çiçek Kızı’ diyorlar. Yüreğimi anlayan dostlarım, çocukluk sevincim gibi kıymetli.

Siyasal Yaşam: Yazmaya ne zaman başladınız ve çocuk kitapları yazma nedeniniz açıklarmısınız?

Sona Bilgin: Yazmaya ilkokul üçüncü sınıfta 23 Şubat ilkokulunda okurken, öğretmenin Kurban Güngör ün bana ajanda alması ile başladım.’ Sonacığım bize anlattığın öyküleri bundan sonra bu ajandaya yaz. ‘ dedi. O gün ilk öykümü ajandaya yazmıştım.‘SAMANLIKTA Kİ YANGIN’ Yürürken bile hayal ediyor, aklıma gelen öyküyü yanımda taşıdığım ajandama yazıyordum. Yıllar geçtikçe yüzlerce ajandam oldu. Yüzlerce ajandama yazdığım yazılarımı sürekli okuyordum. Hoşuma gitmeyen yazılarımı iptal ediyordum. Yeniden yazıyordum. Yazmanın benim için yeri ve zamanı yoktu. Yazdıkça, çocukken sevinçlerimi büyüyünce umutlarımı kucakladım. Kalemim yol arkadaşım oldu. Her güzelliğe birlikte yolculuk yaptık. Sözel edebiyatla büyüyen bir çocuk olarak şiir yazmayı çok seviyorum. Belli zaman sonra şiir’re ara verdim. Çocuk dünyasında buldum kendimi. Kısa zaman sonra şunu farkettim ki çocuk dünyası zor fakat çiçekli bir yol. Her çiçek var bu zor ve güzel yolda. Süreç beni içimdeki yaramaz çocukla buluşturdu ve çocukluğumun heybesinden biriktirdiğim çocukluk anılarımla başladım çocuk öykülerimi yazmaya. Yazdıkça fark ettim ne kadar renkli ve neşeli çocukluk yaşadığımı. Doğduğum SOĞUK ŞEHİR ARDAHAN’DA sevinçlerini kucaklayan sıcak yürekli çocuklardan biride bendim. Onca çiçeğin arasında büyüyen bir çocuk olarak yazdığım her öykünün çiçek kokmasını gerektiğini düşündüm. Elimden geldiğince çocukların sevecen dünyalarında yer almak için uğraş verdim. Gece, gündüz çocuk kitapları okumaya başladım. Okudukça ruhum dinginleşti. Emekli maaşımla aldığım kitapları okuduktan sonra ihtiyacı olan çocuklara hediye ettim. Çocukluğumdan beri her güzelliğin paylaştıkça çoğalacağını anlatan bir ailede büyüdüm. Yaş aldıkça anladım ki ailem bana çok özel değerler yüklemiş. Ve ben bu özel değerlerini koruyarak yol aldım yazım dünyasında. Kaleme aldığım’ Çocuğu sordular çiçek geldi aklıma’ sözünde belirttiğim gibi Çocuklarımız bir çiçek onlar solarsa, yaşamının bir anlamı kalmaz. Kuşlar, çocuklar, çiçekler ve kitaplar neşe kaynaklarım. Renkli hayal gücümle çocukluk günlerimin sevinçli günlerini harmanladım, çocuk dünyasına güzellikler katmaya çalıştım. Çiçek Kokan Öyküler’ adlı radyo programı yaptım. Çocuklar benim güneşim. Onlar olmayınca üşüyorum. Çocuk öyküsü yazmaya başlayınca anlarım, anlamlanıyor. Bu zor ve neşeli yolda, sek sek yapıyor, kapı kapı dolaşıyor, çocukların sevecen dünyalarına girebilmek için çaba harcıyorum. Çocuk öyküleri yazmaya başlayınca emeğin sevgi olduğunu bir kez daha anlamış oldum.

Siyasal Yaşam: Bundan sonra yeni kitaplar yazacak mısınız?

Sona Bilgin: Sağlığım el verdiğince yazmaya ve okumaya devam edeceğim. Elimde birçok dosyam var. Editörümle titiz çalışma sonrası yazdığım öykülerimi çocuklarla buluşturacağız. ‘Rüzgarlı Tepenin Uçurtmaları’ adlı çocuk kitabım yakınca yayına hazır olacak. Kalemi alınca elime. Çocukluğumun sevinçli günleri karşıma dikiliyor. ‘ her sokaktan bir oyun, avazı çıktığı kadar bağırıyor. ‘SONA ABLA BİZİ DE YAZMAYI UNUTMA’ DİYOR Her insan gibi benim çocukluğumda limanım. O güvenli limana sığınıyor, yazmaya başlıyorum. Selam olsun çocukluğumun sevinçli günlerine. Hedefim, binlerce çocuğun yüreğine dokunabilme sevinci.

Siyasal Yaşam: Hayal kurmak sizin için ne ifade ediyor?

Sona Bilgin: Hayali olmayan çocuk, yaşamla bağ kuramaz. Şanlı çocuklardan biri oluşum hayal gücümün olması. Bulutların üzerinde gezerdim. Onlarla saklambaç oynar, uçurtmaların ipini tutardım. Rüzgarla birlikte ıslık çalardım. Çakıllı derde çamurdan oyuncaklar yapardım. Birde bakardım ki hayallerim almış beni gezdiriyor. Yaptığım otobüs oyuncağıma arkadaşlarımı da bindirirdim. Hayalimdeki yerlere birlikte giderdik. Hayallerim çokça, saymakla bitmez. En büyük hayalim, çocukların ağız dolusu gülmeleri.

 

Siyasal Yaşam: Okuyucularınıza bir mesajınız varmı?

Sona Bilgin: Türk toplumu olarak, bizler sevgiyi yoldaş eylemişiz. Bu yoldaşlığın arasında kitaplarda da var. Çünkü kitap kişinin en güzel yol arkadaşıdır. Seni yormadan, seninle sohbet eder. Senden bir şeyler almaz. Sana bir şeyler verir. O verdiği bir şeyler senin ufkunu genişletir. enginleştirir ve ruhunu dinginleştirir. Dinginleşen ruh huzurlu olur. Huzur olunca kişi mutlu olur. Bende diyorum ki insan insanın rengidir. Kitapta insanın rengidir. Tüm okuyucularımıza kitaplı yarınlarda buluşmak dileklerimle, sevgi ve saygılar sunuyorum

 

 

YORUM YAP

Derya Avşar 17 Aralık 2025 / 15:53 Yanıtla

Sevgi dolu yüreğin var olsun her dem canım ablam…