Web sitemizde yer alan haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez. Kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.
İstanbul İSTOÇ yönetim kurulu Başkanı İş adamı Nahit Kemalbay, ülke gündemi ve iş hayatı ile ilgili Siyasal Yaşam Gazetesi sahibi Erkan Sarıkaya’nın sorularını yanıtladı.
Siyasal Yaşam: Sayın Kemalbay Öncelikle sizi tanımak ve başarı merdivenlerine tırmanış hikâyenizi okurlarımız için anlatırmısınız?
Nahit Kemalbay: Ben Ardahanlıyım Sulakyurt eski adı Sarzep’liyim. 1948 doğumluyum. İlkokul 3. sınıfa kadar Ardahan’da okudum. 5 sınıfıda Kuzluk’ta bitirdim. Abim öğretmendi. Sonra Ardahan’da Ortaokul’a 2 sene gittim. Daha sonra 2 sene daha Kars’ta Ortaokulda okudum. Sonrasında Ardahan’da Lise olmadığı için Kars’ta Lise’de okudum. Kars Alpaslan Lisesi mezunuyum. İstanbul’da İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesinde okudum. 4 aylık kısa dönem Askerlikten sonra iş hayatına atıldım. Aşağı yukarı 3-4 sene bir fabrikada imalat plastik fabrikasında işçilikten müdürlüğe kadar devam ettim. Ondan sonra kendi işimi kurdum. Aşağı yukarı 50 yıllık sanayiciyim. Plastik sektöründe üretim yapıyorum. Fabrikam çerkezköy’de bende İSTOÇ’dayım. İSTOÇ kurucusuyum. Kuruluşunda çok emeğim vardır. 15 yıldırda Başkanlığını yapıyorum. Sivil toplum kuruluşlarından İstanbul Ticaret odasında yaklaşık yaklaşık 16 yıl görev yaptım. İstanbul Sanayi Odası’nda yaklaşık 14 yıl yer aldım halen görevdeyim yönetim kurulu üyesiyim. Kars Ardahan Iğdır Vakfı kuruyucu üyelerindenim. Ordada hala yönetim kurulu üyesi olarak devam ediyoruz. Evliyim 3 çocuğum var. Ülkeme, insanlığa, topluma ve Türkiye’ye elimden geldiği kadar hizmet etmeye çalışıyorum.
Siyasal Yaşam: Ülkemizin Ekonomisine artı değer katan Markalarından “İSTOÇ”gibi önemli Ticaret Merkezi hakkında bilgi verirmisiniz?
Nahit Kemalbay: İSTOÇ Ticaret merkezi 7 bin üyesi olan Dünya’da ve Türkiye’de örneği olmayan bir ticaret topluluğudur. Buranın amacı 1970’li yıllarda Tahtakale’deki o sağlıksız yapıları daha güzel ticari bir ortama taşımak için 1 milyon 100 m2 olan bu arsayı aldık. Arsa üzerinde bir proje oluşturduk. Daha sonra yapılan bir yarışmada Osmanlı mimarisi olan projeyi seçtik. İSTOÇ üretimi ve 1. kısmı yaklaşık 7 yıl sürdü. Daha sonra 2. kısım Oto market kısmı 2 yıl sonra başladı, bitmesi yaklaşık 13 yıl sürdü. Burası Ekmek’ten Otomotiv’e yaklaşık 38 iş kolunun mevcut olduğu ve Dünyadaki ithal edilen tüm malların burdan Türkiye’ye sirkülasyon yapıldığı, Türkiye’de imalatçıların tamamının malarını buraya getirip, burdan 82 vilayete tekrar satıldığı bir ticaret merkezi topluluğudur. Bende burayı yönetiyorum bu güne kadar. İnşalah burda bir projem var Otel ve AVM. Şu anda satışa çıkardım. Burayı satıp üyelerin haklarımı verdikten sonra bu görevime son vereceğim.
Siyasal Yaşam: Merkezi Hükümetin İSTOÇ’a gerek teşvik gerekse kredi olarak bir desteği oluyormu?
Nahit Kemalbay: Buranın kuruluşundan bu güne kadar devleten hiç bir destek almadım. Alt yapı ve üst yapı ile ilgili hiç bir destek almadım. Bilakis burdan devlete çok şey verdik. Aşağı yukarı burda 100 bine yakın kişi çalışıyor. Günde 60-70 bin araç giriş çıkışı var. Gerek Belediyenin, gerek devletin burdan aldığı çok ciddi vergiler var. Bunun karşılığında devletten hiç bir yardım, hiç bir destek istemedik. Almadık almıyıcağızda.
Siyasal Yaşam:Otel konsept projeniz hakkında bilgi verirmisiniz?
Nahit Kemalbay: Otel konseptimiz yaklaşık 13500 m2 arsa üzerinde 400 yatak kapasiteli bir otelimiz var. Onun yanında 60 bin m2 kapalı alan, altında 2 bin araşlık otoparkı olan ve altında metro istasyonu olan AVM bulunuyor. Bunu şu anda satışa çıkardık. Türkiye şartlarında biraz geç kaldık. 3-4 yıldır bu işle uğraşıyoruz. Her yıl bir seçim yada bir problem oluyor. Ekonomik sıkıntı oluyor. Bu sıkıntılardan dolayı biraz satamadık burayı kirayada veremedik. Ama şimdi satmaya karar aldık. Yurt dışından şimdi talepler var. Önümüzdeki aylarda inşallah buraya yeni bir sahip bulacağız.
Siyasal Yaşam: Son Yıllarda Ardahan’a baktığınızda en büyük değişim hangi alanda yaşandığını söyleyebilirmisiniz?
Nahit Kemalbay: Ardahan’da öyle çok büyük bir değişim yok malesef. Ardahan Türkiye’nin geri kalmış vilayetlerinden onun dışında Ardahan’da Kış Turizmi yok. Şimdi Doğu Ekspresi’nin Çıldır gölü ve Ardahan’a gitmesi gerektiğini Bakanla konuştum. Bakana böyle bir teklifim oldu. Bakan burya beni ziyarete geldiğinde Karslı Ardahanlı deyince sizden bir ricam var dedim. Kars’a kadar bu Trenleri gönderiyorsunuz ama, gidenler Çıldır Gölü’nüde görmek istiyor, Ardahan’ıda görmek istiyor. Bu hattı Ardahan’a kadar uzatırsanız hem Ardahan hudut şehri, hemde Ardahan kalkınmasına katkısı olur. O Trenlerin Ardahan’a gitmesi Ardahan’a büyük katma değeri olacaktır. Onun dışında Hayvancılık konusunda Devletin yapmış olduğu yardımlar var. Bu konuda biraz daha duyarlı oldular.
Siyasal Yaşam: Ardahan’ın en önemli sorunu sizce nedir?
Nahit Kemalbay: Çok uzun yıllar o bölge Türkiye ile Rusya arasında tampon bölge olarak görüldü. Ruslar zaman zaman Kars’ı istedikleri dönemlerde olmuştur. O bakımdan devletin orya bakışı pek şey değildir. Orda büyük yatırımlar yok. Orya Devletin eliyle, Devletin müdahalesiyle orya bazı yatırımlar gitmese olmaz. Devletin bazı özel yatırımların o bölgeye kaydırılması faydalı olur düşüncesindeyim. Gerek hayvancılık gerek Turizm alt yapıya önem verilmesi gerekir.
Siyasal Yaşam: Ardahan’a bir yatırım projeniz varmı?
Nahit Kemalbay: Ardahan’a yönelim pir yatırım veya projem yok, çünkü ben artık emekli oldum. Elimden geldiği kadar gerek Vakıfta okuyan öğrencilere, ordaki Okullara hastanelere ve ordan gelen hemşerilerime yardımcı oluyorum ve her zaman olacağım bu benim görevim. Ardahan’a gerekli şeyleri yapıyoruz her zaman.
Siyasal Yaşam: Son olarak eklemek istediğiniz bir dipnot varmı Sn.Kemalbay?
Nahit Kemalbay: Son olarak Devletimizin Ardahan ve o bölgeye daha çok önem vermesini istiyoruz. Devletine en çok bağlı, hiç bir zaman devletine başkaldırmamış, Devlete yanlış yapmamış, terörün olmadığı, kendi kendine idare edebilen, Devleten hiç bir şey istemeyen bir toplumdur. Ardahan halkı Karda, Kışta, kıyamete odunsuz, kömürsüz ve yakıtsız Ardahan halkı sınır bekçiliğini yapıyor. Devlette oraya ağlamayan çocuğa meme vermezler diyorlarya, orada ağlamıyor diye öyle bakıyor. Dediğim gibi Doğu ekspresi Trenlerin oraya gitmesi ile ordaki insanlarda göç etmez Ardahan’da kalır. Son yıllarda Kars için yapılanların aynı şekilde Ardahan’ada yapılması gerekir.