Ataşehir Belediye Başkan yardımcısı ve aynı zamanda Ataşehir Belediyesi Kadın Futbol takımı Başkanı Abdullah Der, Serhat Yaşam Dergisi imtiyaz sahibi Erkan Sarıkaya önemli açıklamalarda bulundu.
Serhat Yaşam: Abdullah Der kimdir?
Abdullah Der:1963 Erzincan İliç’da doğdum. Evli 3 Çocuk babasıyım. İlk ve Ortaokulu Erzincanda okudum. 1976 yıllında İstanbul’a geldim. O dönem İstanbul’da Erzincan İliçliler genelikle Kasap ve Camcı idiler, meslek anlamında belirli bir süre büyüklerimiz yanında çalıştım. 1978 yıllında Esatpaşa mahallesine geldim, kendime küçük bir Camcı Dükkanı açtım. Ondan sonra Camcı peşine Aliminyum doğrama, PC doğrama derken işimizi büyüttük. 1983 yıllında Üsküdar Gençlik Kollarına üye oldum. Ondan sonra Siyaset yapmaya başladım. Siyasetin hiç bir yerinde değilim. Sadece hamalık boyutundaydım. Partimizin bir yerlere gelmesi için sürekli çalışıyorduk. 1999-2000 yıllarında CHP Üsküdar ilçe Başkanlığında ilçe sekreterliği yaptım.2004 yıllında Esatpaşa Mahallesinde Esnaf ve burdan yaşayanlar Muhtarlık için çık seni destekleyelim dediler.Şunuda söyliyeyim o dönemde Esatpaşa Mahallesinde CHP oyları oldukça düşük durumdaydı. Ak Partinin oldukça yüksek oy potansiyeli vardı.Tabi rakibim olan Muhtar adayları partilerin gücüne göre kendilerini partilerin adayı gibi gösteriyorlardı.Ben hiç bir partinin adayı değildim ama siyasi görüşüm belliydi, Sosyal Demokrat Cumhuriyet Halk Partili görüşlüydüm. Esnaf ve orada yaşayan herkese eşit mesafedeydim. Dolaysıyla herkes bana sahip çıktı.Onun için her siyasi görüşten insanlar bana oy verdi. MHP’de oy verdi, Saadet Parti’de oy verdi, CHP’de zaten destek verdi. Rakibim Ak Parti adayıyım dedi ben ona karşı 1700 oy farkla kazandım. Daha sonra 2009’da Ataşehir Belediye Başkanı olan Battal İlgezdi ile beraber çalışmaya başladık.
Serhat Yaşam: Ataşehir Belediyesi 2009’da kurulduktan sonra 2020 yılına gelindiğinde nasıl bir Ataşehir oluştu? Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi ile sizin aranızda nasıl bir hukuk var?
Abdullah Der: Battal Başkan ile hukukumuz şöyle, Siyaset içinde tanışmış olduk. Neticede oda Siyaset yapıyor, bende Siyaset yapıyorum. O dönemde iş adamıydı, tanışıyorduk. Birbirimizi severiz, bir birimize saygı duyarız. Burası Belediye olduğu zaman ben muhtardım. Gel beraber çalışalım dedi.O dönem başladık çalışmaya hala devam ediyor. 2009 yılında Ataşehir Belediyesi kurulduktan sonra kimse Ataşehir Belediyesi’ni CHP alacağını düşünmüyordu. Belediye Başkanımızın ortaya çıkması ile burdaki vatandaşlarımızın sıcak karşılamasıyla burada Belediyeyi aldık.Tabi zor bir süreçti. Ogünden bugüne güzel şeylerde yaptığımızı düşünüyorum. Yani bayağı hizmetler yaptık. Bugünde tabi sadece Ataşehir Belediyesi değil bütün Belediyelerde sıkıntılar var. Buda normaldir. Türkiyede bir ekonomik kriz var. Buda ister istemez Belediyelerede yansımış oldu. Biz hizmetlerimize devam ediyoruz.
Serhat Yaşam: Ataşehir Belediye Kadın Futbol takımı Başkanısınız. Futbol takımı ulusal ve uluslarası önemli başarılar kazandı. Bunu nasıl başardınız? Ayrıca neden Kadın Futbol Takımı?
Abdullah Der:Ataşehir Belediyesi kurulduktan itibaren Ataşehir Kadın Futbol takımı vardı. Daha önce başka arkadaşlarımız Başkanlık yaptı, ama uzun süre Sadık Başkan kulüp Başkanlığı yaptı.Bu başarı o zamanda vardı. Başkanımız Battal İlgezdi’nin toplumda algısı farklı, kadınlara daha çok önem veren, Kadın haklarına daha fazla önem veren yapısı olduğundan dolayı Kadın Futbol takımı tercih ettik.Takımı iki dönemdir gençleştirdik. Özelikle takım yaşlanmıştı.Yeni bir genç takım kurduk. Alt yapımızda çalışmalar var. Önümüzdeki dönemde yeniliklerle devam edeceğiz.
Serhat Yaşam: Başkan memleketiniz Erzincan’ı çok sevdiğinizi çok iyi biliyoruz. Erzincan’a gitiğinizde son yıllarda bir değişim görüyormusunuz?
Abdullah Der: Depremden sonra Erzincan’da ciddi bir göç vardı.Erzincan nüfusu bayağı azaldı.Eski hal olmasada yeni yapılaşma ile güzel bir şehir görünümü oldu. Ben yazları Erzincana gidip geliyorum. Binali Yıldırım Başbakanlığı döneminde Erzincan’a güzel şeyler yapıldı. Ama siyasetçiler kendi memleketlerine özelikle bir ayrımcılık istemezler. Genelikle Bürokratların etkisi ile bir şeyler yapılmıştır.
Serhat Yaşam: Memleketiniz Erzincana bir Cemevi yaptırdınız. Yapılan bu Cemevi İstanbul’da gündeme gelmişti. Cemevi kimin katkısı ile yapıldı?
Abdullah Der: Aslında ben oraya iki proje yapmıştım. Bir mescit bir Cemevi olarak. Cemevi’de ben köyüme yapmadım, Köyüme giden yol üzerine yaptım. Ayrıca onun yanına mescit düşünmüştüm. Biz 9 kardeş olarak aramızda karar vererek Aile olarak bir Cemevi yaptıralım dedik. Bizim Erzincan’ın, özelikle bizim İliç’in Köylerin farklı yaklaşımı vardı. Bizim oradaki önde gelenlerin ben Cemevi yaptırırken, dediler buraya ya Cemevi yap yada Mescit, ikisini yan yana yaparsan hani insanları ayırıyorsun gibi bişey çıkar ortaya dediler. Köylerde aslında herkes birbirini tanıyor. Yaptırdığımız Cemevi Şadırvanı ve herşeyi var. İsteyen orada namazınıda kılabiliyor. Çevre Köylerden gelip namazını kılabiliyorlar. Bu konuda hiç bir sıkıntı yok. Biz ayrımcılığı burda yaşıyoruz.Bizim orda ayrımcılık yok. Bu Aleviymiş, bu suniymiş, bu oruç tutmuş, şu oruç tutmamış öyle bir ayrımcılık yok. Eleştiri konusu olan Ataşehir Belediyesi’nden kesinlikle bir katkı olmamıştır. Olsada sadece 4 adet çöp konteyneri gitmiştir, oda reklam amaçlı. Kaldıki açılışta katkı sunan parti gözetmeksizin Ak Parti, MHP ve hepsine teşekkür ettim. Orayı tamamen kendi Ailemiz arasında bir bütçe oluşturduk, o bütçe ile yaptık. Cemevi yapılırken orada gören çevredeki heşehrilerimizden gelip yardım edenlerde oldu. Cemevi’nde bir köşe yapmışım yardım eden herkesin isimleri orada yazılmıştır.O konuda vicdanen rahatım.
Serhat Yaşam: Önümüzdeki yerel seçimde Belediye Başkanlığı düşünceniz var mı?
Abdullah Der: Bu bir ekip işidir.Biliyorsunuz buraya Belediye geldiğinde Belediye Başkanı Battal İlgezdi ile biz bu yola çıktık. Öyle bir düşüncemiz olursada biz Belediye Başkanımız ve kendi içindeki ekibi ile hareket ederiz. Onlar layık görürlerse gideriz, layık görmezlerse burada Belediye Başkanımızla konuştuk burada beraber devam ediyoruz. Şimdiye kadar öyle bir düşüncemiz olmadı.
